DeepSeek’in en dikkat çeken özelliklerinden biri, verimlilikteki devrimsel fark. Rakiplerine kıyasla, ChatGPT gibi büyük yapay zeka sistemlerinin ihtiyaç duyduğu 10 binlerce özel bilgisayar çipi yerine, DeepSeek sadece 2 bin çiple aynı işlemi gerçekleştirebiliyor. Bu, büyük bir maliyet avantajı sağlarken, aynı zamanda hız ve verimlilik açısından da büyük bir fark yaratıyor.
Bunun yanı sıra DeepSeek’in açık kaynaklı olması, yazılımın nasıl çalıştığının herkes tarafından erişilebilir olmasını sağlıyor. Bu da kullanıcıların, yazılımı kendi ihtiyaçlarına göre modifiye edebilmesine olanak tanıyor. Üstelik, DeepSeek tamamen ücretsiz bir şekilde sunuluyor. Bu, ChatGPT ve diğer rakiplerinin aylık 20-200 dolar arasında değişen ücretleriyle kıyaslandığında büyük bir avantaj sağlıyor.
DeepSeek’in başarısı, sadece maliyet ve verimlilikle sınırlı kalmadı. Uygulama, ABD, İngiltere ve Çin gibi büyük pazarlar başta olmak üzere, Apple’ın uygulama mağazasında en çok indirilen uygulama olmayı başardı.
Bu başarı, DeepSeek’in özellikle geliştirici toplulukları arasında büyük bir ilgi gördüğünü gösteriyor. Geliştiriciler, bu yazılımın açık kaynak kodlu olmasından dolayı uygulamanın üzerine yeni özellikler ekleyebilme veya mevcut özellikleri iyileştirebilme imkanına sahipler. DeepSeek’in sunduğu bu esneklik, onu ChatGPT gibi daha kapalı sistemlere sahip rakiplerinden bir adım öne çıkarıyor.
DeepSeek, yalnızca teknik başarısıyla değil, aynı zamanda kullanıcı dostu olmasıyla da dikkat çekiyor. Kullanıcılar, bu ücretsiz yapay zeka aracını hızla indirip kullanmaya başlarken, dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinin de bu yeni gelişmeyi yakından takip ettiği belirtildi.
Dünya, Çin'in yeni yapay zeka atılımı DeepSeek ile tanışırken, bu teknolojinin geleceği hakkında pek çok soru işareti bulunuyor. Ancak DeepSeek, yapay zeka dünyasında önemli bir yer edinmeye devam edecek ve bu teknolojinin geleceğini şekillendiren isimlerden biri olacak gibi görünüyor.