Geçtiğimiz günlerden gerçekleşen program hakkında değerlendirmelerde bulunan “Yüksek Mimar Mühendis Mesut Cengiz “Geceyi tek kelimeyle özetleyin derseniz “Muhteşemdi” olurdu cevabım. Yüksek Mimar Mühendis Mesut Cengiz’in kaleminden Karaman Güzel Sanatlar Lisesi Türk Halk Müziği konseri;
“Yol Açıp İz Bırakanlara Selam Olsun”
“Karaman Güzel Sanatlar Lisesi öğretmen ve öğrencilerinin hazırladığı İz isimli Türk Halk Müziği konserini izleyenler türküleri gönüllerine doldurdular, müziğe doydular. Bazen hüzünlendiler bazen neşelendiler. Konsere büyük katılım oldu. Salon doldu. Bazı seyirciler konseri ayakta izlediler. Öğrenciler içinde depremzede öğrenci de vardı, görme engelli öğrenci de… Hepsi tek yürek olup geleceğe umut saçtılar.”
“Okul Müdürü Serkan Demirtaş’a, Şef Özgür Havuçcu ‘ya, öğretmenlere ve öğrencilere bu muhteşem geceyi hazırladıkları için seyirciler adına teşekkür ederiz. Yol açıp İz bırakan öğretmenlere selam olsun. Yollarda iz bırakıp, yoldaş olup bizimle dağlar denizler aşan türkülerimize sahip çıktılar. Merhaba öğretmenlere… Merhabada derin manalar yatar. Merhaba ruhu şenlendirir.”
“Gönülden söylediğinde Anadolu insanını kâh ağlatan, kâh sevindiren, güldüren duygu dolu gönül sesimizdir türkülerimiz. Türküler, sel olup coşan, rüzgâr olup şahlanan yaşama sevincimizdir. Bazen toprağa düşen yağmur damlaları gibi yüreğimize düşüp ayrılık ateşini söndürmüş, bazen sağanak yağmur olup bizleri vuslatına erdirmiştir türkülerimiz.”
“Türkülerimiz yüreğimizdeki sevgi kırpıntılarıdır. Gürül gürül hasrete akan sevgi pınarıdır. Dermansız kalanlara. Türküler umuttur, vefadır, hasrettir, dostluktur, dermandır. Yüreğimizde kıvrım kıvrım dolanan ince bir yoldur sılaya, gurbet ellere uzanan…”
“Yaşamımız boyunca sevdiğimiz insanlarla vakit geçirmek hayatı paylaşmak bize mutluluk verir, bazen de sevdiğimiz insanlarla beraber olma imkanına sahip olmayabiliriz. Ayrılıklar da olabilir. O zaman teselliyi türkülerde ararız. Başımızda sevda yelleri estiren türküler yüreğimizin dili olur. Duygularımıza tercüman olur. Yüreğin gurbetinde büyüyen özlemleri, ayrılıkları kor kor, demet demet sunan iki damla hasret çiçeğidir türküler. Yüreğimizde ateşlerle dağlanan volkanlar kadar yakıcı, özlemler kadar sıcaktır türküler. Duygularımızı ve düşüncelerimizi saza ve söze döker, yüreklerimizdeki saklı duygulara tercüman olur türkülerimiz. Türkülerimizdir buram buram hasret kokan toprak gibi, ekmek gibi, türkülerdir dünyanın en güzel gelini, en sabırlı anası.”
“Özümüz, sözümüzdür türkülerimiz.
Yollarda iz bırakan, yoldaş olup bizimle dağlar denizler aşan türkülerimizdir.
Hayatımızın herhangi bir döneminde güle kavuşma adına biliriz ki türküler bülbüllerin gözyaşlarıdır. Güz yağmurlarında ise bülbülün gülden ayrılacağının hicranı.”
“Sazın mızrabı hasret teline vurdukça dağlara vurur yankısı. Gurbette hasret çekenlerin derdine efkarına tercüman olur türküler. Kimi zaman gözyaşı olur yanaklara süzülür, kimi zaman teselli olur yüreklere serpilir türkü türkü.”
“Ayrılıkla ilgili binlerce türkü yakılmıştır. İnsanın elinde olmadan gerçekleşen ayrılıklar günümüzde derin yaralar açsa da bunların hiçbiri insanın üstesinden gelemeyeceği şeyler değildir. İnsan her şeye alışır. Zaman her şeyin ilacıdır.”
İnsan İnsan Derler İdi
İnsan Nedir Şimdi Bildim
Can, Can Deyü Söylerlerdi
Ben Can Nedir Şimdi Bildim
Muhyiddin’e Der, ‘Hak Kadir ‘
Görünür Her Şeyde Hazir
Ayan Nedir, Pinhan Nedir
Nişan Nedir Şimdi Bildim
Kendisinde Buldu Bulan
Bulmadı Taşrada Kalan
Canların Kalbinde Olan
İnanç Nedir Şimdi Bildim
Bir Kılı Kırk Yardıkları
Birin Köprü Kurdukları
Erenler Gösterdikleri
Erkan Nedir Şimdi Bildim
Sıfat İle Zat Olmuşum
Kadr İle Berat Olmuşum
Hak İle Vuslat Olmuşum
Mihman Nedir Şimdi Bildim
