AKP’nin Ekonomi Yönetimi: Halkı Yoksulluğa Mahkûm Eden Politikalar Devam Ediyor

CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Baştuğ açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: "AKP iktidarının ekonomi yönetimindeki başarısızlıkları, halkın her geçen gün derinleşen sıkıntılarıyla daha da görünür hale geliyor. Ülkenin gerçek sorunlarını çözmek yerine, gündemi suni tartışmalarla meşgul eden iktidar, emek mücadelesi veren insanların yaşam savaşını görmezden gelmektedir.

Karaman'da Hayat Pahalı mı? Karaman'da Hayat Pahalı mı?

Aralık ayı enflasyon verileri, bu başarısızlığın bir kez daha altını çizdi. TÜİK, yıllık enflasyonu %44,38, aylık enflasyonu ise %1,03 olarak açıklarken; ENAG, yıllık enflasyonu %83,40, aylık enflasyonu %2,34 olarak bildirdi. Bu iki veri arasındaki uçurum, halkın mutfakta ve pazarda hissettiği gerçek enflasyonun çok daha yüksek olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. İktidar, enflasyon rakamlarını manipüle ederek emekçinin, emeklinin ve işçinin hak ettiği maaş artışlarını engellemektedir.

Memurlara ve memur emeklilerine %11, diğer emeklilere ise %15 oranında yapılan maaş artışları, artan hayat pahalılığı karşısında anlamını yitirmiştir. Vatandaş, maaşını cebine koyamadan borçlara, faturalara ve temel ihtiyaçlara harcamak zorunda kalırken, geçim sıkıntısı her geçen gün daha da derinleşiyor. Bu göstermelik zamlar, milyonlarca kişiyi açlık ve yoksulluk sınırında yaşamaya mahkûm etmektedir.

Halkın her kesimi ekonomik krizin yükünü ağır şekilde hissetmektedir. Emekliler, yıllarca verdikleri emeğin karşılığını alamazken; işçiler, düşük ücretlerle insanlık dışı koşullarda çalışmaya zorlanıyor. Memurlar, eğitimlerine rağmen geçim sıkıntısıyla boğuşuyor; esnaf kepenk kapatıyor, çiftçi tarlasını ekemez hale geliyor, gençler ise geleceğe dair umutlarını yitiriyor. Ancak tüm bu sorunlara rağmen, AKP iktidarı çözüm üretmek yerine, yandaşlarını zenginleştiren ve kamu kaynaklarını israf eden bir sistemi ayakta tutmayı tercih ediyor.

Bu düzen, halkın umutlarını çalan, emeğini sömüren ve ülkenin geleceğini ipotek altına alan bir yapıya dönüşmüştür. Memurların, işçilerin, emeklilerin ve işsizlerin talepleri görmezden gelinirken, milyonların alın teri bir avuç zengin azınlığın cebine akıtılıyor. Kamu kaynakları ise lüks makam araçlarına, devasa saraylara ve yandaşlara verilen ihalelere harcanıyor.

Bu sistem, yalnızca gelir adaletsizliğini artırmakla kalmıyor; aynı zamanda toplumsal huzursuzluğu da derinleştiriyor. AKP’nin yanlış ekonomi politikaları, halkın geleceğini çalarken yoksulluğu bir kader haline getirmiştir. Ancak halk artık bu yalanlara inanmıyor. Pazar yerlerinde, marketlerde ve faturalarda hissedilen gerçekler, iktidarın pembe tablolarını yerle bir ediyor.

Milyonlarca emekçi, işçi, memur ve emekli, adil ve insanca bir yaşam istiyor. Bu ülke, yolsuzluğun, haksızlığın ve adaletsizliğin esiri olmamalıdır. Bu düzen böyle devam edemez! Halkın emeğini sömüren, adaleti hiçe sayan ve toplumun büyük kesimini yoksulluğa mahkûm eden bu yönetim anlayışına karşı durmanın vakti çoktan geldi ve geçmektedir.

Daha adil, şeffaf ve halktan yana bir ekonomi yönetimi şarttır. Bu karanlık tabloyu değiştirecek olan, hakkını arayan, mücadelesinden asla vazgeçmeyen halk olacaktır. Bu ülkenin geleceğini, yalnızca emeğiyle var olan milyonlar inşa edecektir!"

Kaynak: BÜLTEN