Karaman Ziraat Odası Başkanı Mehmet Bayram sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda: “Buğdaya verilecek fiyat ve destek primi gelecek yılların üretimini yönlendirecek. Buğday alım fiyatı geçen yıl destekleme primi ile kilo başına 9 lira 25 kuruştu. Çukurova’da buğdayda hasat devam ediyor. Geçen yıl TMO, buğday alım fiyatını kilo başına 8 lira 25 kuruş açıklamış, kilo başına 1 liralık Bakanlık desteğiyle birlikte bu rakam 9 lira 25 kuruş olmuştu. Diğer üreticilerde olduğu gibi buğday çiftçisinin de maliyetleri geçen yıla göre çok yükseldi.
TMO, bu yıl maliyetlerdeki artışı dikkate alarak bu rakamı en az 14 lira açıklanması üreticilerimiz adına beklentimizdir. Bunun altındaki bir rakam maliyetleri göz önüne aldığımızda üreticimizin beklentilerini karşılamaz gelecek yıllarda toprağa küstürür.”
“Çiftçilerimizi Desteklemek Zorundayız”
“Tarım demek gıda güvencesi demektir. Gıda güvencemizi sağlamak için çiftçilerimizi desteklemek zorundayız para kazansın ki önümüzdeki sene üretime devam etsin. Buğday üretimi maliyetlerimiz fevkalade yüksek.
Maliyetlerimizi aşağı çekmemiz, üreticimizi daha fazla desteklememiz lazım. Yapısal sorunları ve maliyetleri muhakkak surette halletmemiz lazım. Buğday üretiminde çünkü maliyetlerimiz sadece gübre, mazot, ilaç değil.
Yapısal sorunların getirdiği maliyetler var. Çiftçilerimizin, üreticilerimizin şu an en büyük sorunu girdi maliyetleri. Geçen yıla oranla maliyetlerde çok büyük artış var. Mazot yüzde 100’ün üzerinde arttı. Gübre, zirai ilaç, işçilik keza öyle. Sonuç olarak özetle devletimizden beklentimiz 2024 Yılı buğday alım fiyatları belirlenirken başta çiftçimizin girdi maliyetleri, tüketicinin alım durumunun yanı sıra, Rusya, Ukrayna savaşı, kuraklığın etkisinin devam etmesi nedenleriyle buğday tüm dünya için stratejik ürün haline geldiği bu dönemde; Hükümetimiz tarafından açıklanacak olan 2024 yılı TMO Buğday alım fiyatları ton başına destekle birlikte en az 14 bin TL. açıklanırsa bu süreçte dengeleme isabetli bir karar olacağı kanaatindeyim. Dünyada ve ülkemiz için üretimin çok önemli olduğunu gördüğümüz buğday ekim alanlarındaki daralmanın önlenmesi için yaşanan kuraklık dikkate alınarak gerekli tedbirler alınmalı ithalata değil üretime dayalı bir politika ile kendi ihtiyacı olan buğdayı üretmesi gerekir.” ifadelerine yer verdi.