Beni derinden etkileyen bir yapıttı “Beyaz Zambaklar Ülkesinde” kitabı. Nasıl etkilenmezdim; bir ülkenin dirilişi, şaha kalkışı, yoktan var edilişi ve dünya ülkelerine örnek oluşu…

Muhteşem bir şey…

Takdire şayan…

Atatürk, kitabı okuduğunda Finlandiya’daki bu destansı başarıya tek kelimeyle hayran olmuş; bu başarı öyküsünün, ülkesinde ders kitabı olarak okutulmasını çok istemiş ama maalesef isteği yerine gelmemiş.

Finlandiya’da yapılanlar, bir halkın topyekûn ülkesi için verdiği mücadelenin ne kadar değerli olduğunu anlamamız açısından çok önemlidir.

Birinci Dünya Savaşı ile her bir karış toprağı işgal edilmiş, bir ülkenin bağımsızlığını kazanmak için verdiği “Kurtuluş Savaşı” mücadelesine çok benzemektedir.

Şimdilerde ne çok ihtiyacımız var böyle bir topyekûn aydınlanma seferberliğine…

Köylerden bir bir toplanan yumurtaların, bir merkezde gemilerle yurt dışına gönderilmesi…

Ve diğer ürünlerde…

Markalaşmak…

Ne kadar kutsal bir iş değil mi?

Bilinç, özveri, dayanışma, vatan sevgisi…

Köylere her gün günlük gazetenin girmesi 1800’lülerde.

Kitap okuma seferberliği…

Okumak aydınlanmak…

Dişi, tırnağı ile var olmak…

Her şey…

Finlandiya için...

İşte bu kitap…

Beyaz Zambaklar Ülkesinde…

“Tüm yoksulluğa, imkânsızlıklara ve elverişsiz doğa koşullarına rağmen, bir avuç aydının önderliğinde; askerlerden, din adamlarına, profesörlerden öğretmenlere, doktorlardan iş adamlarına kadar, her meslekten insanın omuz omuza bir dayanışma sergileyerek, Finlandiya’yı, ülkelerini geri kalmışlıktan kurtarmak için nasıl büyük bir mücadele verdiklerini, tüm insanlığa örnek olacak biçimde gözler önüne sermektedir.”

Şiddetle tavsiye ediyorum.

Okumayan kalmasın…

Belki bir esin kaynağı olur.

“Beyaz Zambaklar Ülkesinde”

Kitabı…

Ülkemize…