Kuzey’den Güney’e Hazar Denizi’nden Basra Körfezine uzanan coğrafya İran adını alır.
İlkçağ’da İran’da ateşin kutsal sayıldığı Med ve Pers İmparatorlukları kurulmuş, Ortaçağ’a girildiğinde de İran’da Perslerin devamı olarak değerlendirilen Sasani İmparatorluğu yönetimde bulunmuştur.
Sasaniler, Bizans ile yaptıkları savaşlarda çok yıprandılar, ekonomileri çöküntüye girdi.
Sasaniler, hükümdarları III. Yezdcerd zamanında Hz. Ömer yönetimindeki Müslümanlarla yaptıkları savaşı kaybettiler ve tarihten silindiler.
III. Yezdcerd savaş sonrasında İran’ın kuzey kesimlerine çekildi, kızı Şehribanu ise Müslümanlara esir oldu ve Hz. Ali’nin oğlu Hüseyin ile evlendi ve Zeynel Abidin adını alan bir çocukları dünyaya geldi.
İran’da yaşayan Acem veya Fars adını alan toplumun Sıffin Savaşından sonra Müslümanlar arasında görülen Ali taraftarları için söylenilen ve Müslümanlıkta bir yorum olan Şii olmaları bu gelişmelere bağlanılır.
İran’da önceleri Sünni olan daha sonra da Şii anlayışını savunan Safevi tarikatı taraftarları, 1501 yılında Şah İsmail tarafından Safevi Devletini kurdular.
Safeviler, Orta Asya’daki Türkler ile Anadolu’daki Türklerin birleşmesini engelleyen bir unsur oldular ve Osmanlılarla yıllarca savaşlar yaptılar; nihayet bu savaşlar, 1639 yılında yapılan Kastr-ı Şirin Antlaşması ile ufak tefek sürtüşmeler dışında son buldu.
II. Dünya Savaşı sırasında Almanlar, Afrika’nın kuzeyinden Azeri ve İran petrollerini ele geçirmiş iseler de bunda başarılı olamadılar.
Pehleviler Döneminde, Başbakan Musattık, İran petrollerini millileştirdi, ancak bu durum uzun sürmedi.
1979 yılında görülen İslam Devrimi ile Pehleviler Dönemi kapandı.
1980 yılında başlayan Irak Savaşı sekiz yıl sürmüş ve bu savaş Irak ve İran’ı yıpratmıştır.
Ne var ki, İran bütün olumsuzluklara karşın Nükleer denemeler yapmış; bu durum Batı’da oldukça endişeler yaratmıştır. Batı, bu gelişmeler karşısında İran’a ambargo uygulamalarında bulunmuştur.
İran, Lübnan’da ki Hizbullah’ı desteklemiş ve bu Hizbullah, İsrail’in Güney Lübnan’da yenmiştir.
İran, komşumuz Suriye’de ortaya çıkan İç Savaş’ta Suriye Hükümeti’nin yanında yer almış ve görünen o dur ki, Esad’ın yönetimde kalmasını sağlamıştır.
Günümüzde İran, Yemen İç Savaşı’nda Şii’leri desteklemektedir.
Sonuçta İran; Irak, Suriye, Lübnan, Bahreyn vb. ülkelerde siyasi ağırlığını hissettirmektedir.
İran’ın Ortadoğu’daki ağırlığı karşısında 5+1 Ülkeleri, İran’ın nükleer çalışmaları ile ilgili yaptıkları müzakerelerde olumlu sonuçlara ulaşılmış ve İran üzerinde uygulanmakta olan ambargolar hafifletilmeye başlanılacağı beklenilmektedir.
Görünen o ki; ABD, Ortadoğu’daki IŞİD tehlikesine karşı İran’la birlikte hareket edeceğini yansıtmaya başlamıştır.
Son gelişmeler, İran’ın Ortadoğu’da önemli bir siyasal aktör olduğunu ortaya koymuştur.