Usta fotoğraf sanatçısı değerli dostumuz Faruk Akbaş’ın projesi olan ‘İklimler Değişirken Türkiye’ kitabı geçtiğimiz yıl Arkeoloji ve Sanat Yayınları tarafından yayımlanarak okuyucuyla buluştu.
Prof. Dr. Ali Demirsoy’un önsözüyle yayımlanan kitapta, Türkiye coğrafyası jeoloji, flora, fauna, iklim krizi ve geleceğimiz gibi başlıklar altında yaşadığımız dönüşümün görsel ve yazılı tanıklığı gözler önüne seriliyor…
Değişim o kadar hızlı ki, kimi zaman kayıt altına alındığı andan itibaren üzerinde yaşadığımız coğrafyanın başka bir hale geçtiğini görüyoruz. Kış mevsimi olmasına rağmen Beyşehir Gölü’nde yaşanan trajik çekilme ve su kaybı bunun çarpıcı örneklerinden biri. Topraktaki tohum, nehirdeki damla, ormandaki taze fidan, daldaki kuş, ağaçtaki yaprak bu dönüşümden fazlasıyla payını alıyor; giderek rengini, kokusunu yitiren bir coğrafyaya uyanıyoruz…
İklim Kanunu’nu hazırlayanların coğrafyanın ve toprağın sesine kulak vererek, tüm ülkeyi geleceğe hazırlayacak düzenlemeler yapması gerekirken, kamuoyunun sesine de kulak tıkayarak daha çok karbon pazarını düzenleyen bir içeriğe imza atmaları bu coğrafyada yaşanan gerçeklikle örtüşmüyor…
Faruk Akbaş yıllardır bu konuda hazırladığı sergilerle içinden geçilen zamanların tanıklığını kamuoyunun dikkatine sunuyor. İçinde onlarca fotoğraf sanatçısı ve akademisyenin emeği bulunan bu anlamlı çalışma için Faruk Akbaş’ı kutluyorum.
Başta karar alıcılar olmak üzere hepimiz bu görsel ve bilimsel anlatımdan dersler çıkartarak geleceği buna göre kurgulamalıyız. Toprak, su ve ağaç; karınca, kartal ve balık durmaksızın yeterince ciddiye alınmayan bir yokoluşu anlatıp duruyor ve bize kayıt düşmek kalıyor. Daha fazlası için de kayıtsız kalmamak zorundayız…
(Araştırmacı Gazeteci Yazar Yusuf YAVUZ)
