Şehirde henüz telefon yokken haberleşme ancak,insanların yüz yüze gelerek doğrudan konuşması ile olabiliyordu.
Resmi daireler bile haberleşmek için odacıları gerek duyulan yerlere göndererek yapabiliyorlardı.
O zamanların tek nakil vasıtası tren olduğu için,hayvan ve hububat tacirleri mallarını yüklemeye boş vagon olup olmadığını sormaya günde birkaç kez istasyona gidip gelmek gerekiyordu.
Mahallenin birinde,çarşıda yangın olursa,bir bisikletli veya dört nala giden bir at arabasının üstündeki herhangi biri: 
Yangın vaaar.. Diye bağırırdı. Bu araba musallanın arkasındaki fen işlerine kadar giderek yangını haber verirdi.
Böylelikle bizim tulumba takımlı yangın alayı faaliyete geçerdi.
Durum böyle iken 1940’ların bir yılında Karaman’a telefon örgütü kuruldu.
Halk,iş adamları,resmi daireler derin bir nefes aldı.
Gelen makineler manyetolu ve bir merkeze bağlı idi.
Konuşmak isteyenler telefonun manyetolu kolunu birkaç kez döndürüp,aradığınız yerin numarasını merkezdeki görevliye bildirmeniz gerekiyordu.
O da iki aboneyi birbirine bağlayarak konuşmayı sağlıyordu.
O zamanlar merkezde abonmanlar arasında ilginç konuşmalar da oluyordu.
Mesela birisi karşı tarafla konuşma isteğini merkeze şu şekilde bildiriyor:
Manyetolu çevirdikten sonra, merkezden:
-Buyrun sizi dinliyorum.
-Hanım kızım şu Edalızadeyi bir bağlayıver.
-Hangi Edalızade amca?
-Canım şu Mehmet efendiyi 
-Amca numarayı söylemeniz gerekiyor.
-Yahu listeyi şuraya biryere koyduydum.Dur hele ha tamam 64 numara.
Telefon,kadınların sosyal hayatına da kolaylıklar sağlamıştı.Bundan sonra bir kız  çocuğu kapıyı çalıp,teyze müsaitseniz annemler size gelecekler diye kimsenin kapısını çalmayacaktı.
Bu manyetolu telefonlar bundan sonra sonra gelecek yeni modern iletişim ağına bir deneyim vazifesi gördüler.
Bugün cebinde telefon taşıyan hanımlardan birine, çocukları evine manyetolu bir telefon almışlar.Yaşlı annelerini sık sık arayıp sağlığı hakkında bilgi edinmek istemektedirler,  fakat telefon çaldığında kadın telefonu açmaz.
Çocukları alelacele annelerinin yanına gelirler.Annelerine niye cevap vermediğini sorarlar.
O da para yazmasın diye kaldırmadım demiş.
Nereden nereye…
Telefon gelmeden önce at arabasının üzerinde “yangın vaaar”diye bağıran adam gözümün önüne gelir.
Neden bağırdığını hala anlamış değilim. 
Kaynak:2010/Talat Duru,İmaret Dergisi
Görsel: Eski Postane (PTT) Binası