Güpegündüz elinde lambayla dolaşırken kendisine ne yaptığını soranlara: “Adam arıyorum, adam!” diyen filozofu hatırladınız mı? Kim hatırlamaz ki Sinoplu Diyojen’i? 

Hepimiz adam arıyoruz, adam! Özü sözü bir, hakkını ve haddini bilen, nezaketi elden bırakmayan, uyuşuk, pısırık, kaprisli, bencil, mızmız, hımbıl, duygusuz, dengesiz, kötümser olmayan, doğruluktan şaşmayan, ideolojik saplantıdan, bağnazlıktan, yobazlıktan, ön yargıdan, kabalıktan uzak, güvenilir, hoşgörülü meraklı, heyecanlı, tatlı dilli, vefalı, vicdanlı, ahlaklı, insaflı, sempatik, esprili, pozitif, cömert, görgülü, saygılı, duyarlı, iyimser, bilinçli, açık fikirli, becerikli, anlayışlı, mütevazı, gönlü geniş, kalbi sevgi ve şefkat yüklü bir adam. 

Ne çok şey istiyoruz değil mi? Biz de bunlardan kaçı var? Türk edebiyatının üretken romancısı Kemal Tahir’e atfedilen bir anekdot var. Kemal Tahir, bir sohbet sırasında, “Kutsal kitaplara göre Adem balçıktan yaratıldı” diyen kişiye, 
“Kimileri, suyu fazla kaçırıldığı için çamurlaşmıştır.” demiş. Biz çamura bulaşmadan devam edelim.

Herkesin menfaat peşinde koştuğu, çıkarsız dostlukların unutulduğu günümüzde birçok kişi için anlam ifade etmese de, Diyojen, “Bir dileğin var mı?” diye soran Büyük İskender’e  "Gölge etme, başka ihsan istemem" diye çıkışan filozoftur. Kimseye müdanası, eyvallahı olmamış. 

Büyük İskender’in, üzerine bolca salça boca edilen, cılk yoğurtla bulamaça dönen duble dönerle ne ilgisi var ne benzerliği. Büyük İskender, bugünün kudretlileri kabul edilen Donald Trump ve Vladimir Putin’in toplam özgül ağırlıklarının on katına sahip, döneminin dünya fatihidir. Ünlü filozof Aristo’nun öğrencisidir. Babil’de hastalanıp öldüğünde henüz 32 yaşındaydı. Diyojen, bu güçlü adama “gölge etme” deme cesaretini gösteren kişidir.

Diyojen, bir gün sokak ortasında, “Adamlar! Adamlar!” diye bağırmaya başlar. Halk etrafına toplanır. Diyojen, “Ben adamları çağırıyorum!”diyerek, sopası ile etrafındaki kalabalığı dağıtmış. Onları adam yerine koymamış.

Diyojen’in ölümünün üzerinden asırlar geçti, o günlerden bu yana köprülerin altından çok sular aktı. Adam arayışı bitmedi. Hepimiz karakterimize uygun adam arıyoruz. “Kim buldu?” sorusunun yanıtını veremem.

Karakter ve liyakat  bütünlüğünü ölçüt alarak “Karaman’ın İnsan Hazineleri” listeme aldığım yazar, sanatçı, iş insanı veya bir meslek mensubu olan yüzlerce şahsiyet var. Bir kısmı beden olarak aramızda yaşamasa da tanıma şerefine eriştiğim ve çağdaşları olmaktan gurur duyduğum yazarlarımdan biri Karaman’da yaşıyor.

Karaman’ın İnsan Hazineleri arasında ilk tanıtmaya çalışacağım kişi, bir yazar olacak. O, bir kitap kurdu, düşünce adamı, inanç eri, kalem erbabı. Beyniyle kalbini birlikte kullanan bir gönül adamı. Karaman’ın “kalemi en güzel, en zarif” adamı. Rint olduğu için tanıyanı az olan biri. Bir sonraki yazıda. Orucunuza eşlik edecek bir kitap ve bir yazar.